“10 Ocak Çalışan Gazeteciler günü”
Mesele başka…..
Mesele Tarihin derinliklerinde tozlanmış, habersiz yaşam yollarında raflarda ismi kalmışların, çaresizliğinden dolayı sesini yükseltemeyen, masaya yumrugunu vuramayan, Gerçekleri haykırmaya başladıgında ağzını dişlerini ve kalemini kıran, menfeatlerini düşünürken ceplerini cepkenlerini doldurup vatan millet sakarya düşüncelerinin altında sahte vatan sevdasıyla bayrak sallayanların göklere çıkartıldıgı, bir yerlere getirildiği meselesi.
Mesele;Doğrularda kaldıgın müddetçe adam yerine konulmadıgın, Doğruları konuşunca ötekileştirildiğin, Safdışı bırakıldıgın yada taraf olan kişilerle cedelleşmeye kavga etmeye, önünü kesip aba altından sopa gösterenlerle başbaşa bırakılıp yalnızlaştırıldıgın ve yalnız kaldıgın boyun eğmediğin meselesi.
Mesele;Bu Ülkede ve Toplumun birçok kesiminden sahte sevgi yüklü şakşakcıların, Kuklaların, hakim oldugu, yalakaların cirit attıgı, menfeatlari ugruna haysiyet ve onurlarını milyonlar karşılığı satıp, sokaklarda asil vip insanmış gibi yürürken, sahtekarlıklarını, düzenbazlıklarını insanları nasıl sömürdüklerini konuşamama söyliyememe haykıramama meselesi.
Mesele;Fitnenin, Doğruluktan Dürüstlükten bahsederken, onu dinleyenler de dahil, bir araya gelip herkesimi nasıl sömüreceklerinin plan ve projeleriyle halkı nasıl kandıracaklarının,çamur at izi kalsın, yada böl parçala yut taktiğiyle yıllarca oyalanan ve sömürülen toplumların birilerine dalkavukluk yapıp adapte onlara adapte olup koca milleti asimile ederken, onlara savaş açan kanlı kalemiyle mahkeme kapılarında sabahlatılan evlerine baskınlar düzenleyip kaleşnikoflarla etrafısarılan yazarların gazetecilerin çaresiz kalma ve bırakılma meselesi.
Mesele; Bu Ülkede Kim var denildiğinde Fert fert ben varım diyen, bu milletin önüne düşüp hakkı haykırmak adına Şehit olan isimsiz kahramanların ailesine çocuklarına sahip çıkmayan, fikirlerine yazılarına siyasi veya cemaat dernek hizip gibi at gözlüğüyle bakan önem ve değer vermeyip yardım elini uzatmak yerine dışlayıp sokağa atan güruhların, toplum bazında alkışlarla sahnede tutularak onlara, izzeti ikramda bulunup göklere çıkaranların kaybettikleri onur haysiyet ve şereflerini herşeye rağmen elini vijdanına koyup bu kaybettikleri itibarlarını geri kazandıran kalemlerin meselesi.
Mesele; birçok şeyi bilmesine ragmen herşeyi gizlemek zorunda bırakılan yıllarca birçok sırrı kalbinde tutmanın acısıyla yaşayıp ölürken, vasiyetine eklemek zorunda kalarak, son nefesinde hakkı haykırmaya mecbur bırakılanların meselesi.
Mesele Haklıyı savunanların değil haksızı sevenlerin, Doğruda kalanların değil, Yanlışta ısrarcı olanların, Sesini kısık tutan haklıların değil, naralar atarak haklı çıkanların, bindiği seksen model araçlarlarla yolda kalanların değil, bir gecede aldığı milyon dolarlarla son model araçlara binip köşe yazılarında hava atıp halkı kandıranların algı operasyonlarında en önde yürürken, hala onları gören gözlerin duyan kulakların neyi gördüğünü neyi işittiğini anlayamama bilememe meselesi.
Kısacası Mesele, Beyinler Kiralanmışsa,Bedenler zevki sefaya dalmışssa, Yedi ceddini doyuracak kazançlar sağlanmışsa, Korktuğum odurki işte o zaman Kalemler kırılmış Diller susmuş ,doğrular raflara kaldırılmıştır.
Kalemleri Kırılan Toplum Asla Yazamaz
Güne, Gündeme ve özellikle Beyşehir’de söylenmeyen, söylenilmeyenlere dair.